Pazartesi, Aralık 11, 2006

Merhaba İstanbul ben geldim.

Ne kadar olacağını tam olarak bilemiyorum yaklaşık 3 ay 8 gün(aslında o geçen her günü sayıyordum (: ) sonra İstanbul'a tekrar ayak basmıştım. Hâlâ bıraktığım gibi duruyordu ama bu sefer daha öncekiseferlerde gittiğimden bir fark vardı: Abim İstanbul'da değildi.

3 aydır görmediğim arkadaşım Mertlerin evinde konaklayacaktım. Yolculuğum erken saatte trene binerek başlamıştı. Trenler bile değişmemişti. Ama ilk kez Haydapaşa'da inecektim. Bu arada abime teşekkür ederim. Şu öğrenci akbili gibi kullanışlı bir şey yok valla. Ne kadar keyifli oluyor sınırsız akbil kullanmak.

Mertlerin evine gittim. İşte bildiğin öğrenci evi. Mert'in tango kursu vardı evden biraz erken çıkıp hayatımın yarısını birlikte geçirdiğim arkadaşım Ziya ve kız arkadaşı(Seda) ile buluşacaktık. Taksim meydanda buluşmak ne kadar akılcıysa bizde öyle yaptık. İlk olarak bir şeyler atıştırdık arkasından Mert kursa gidince bi de Nevzade'ye gittik. Ve nadir içki tüketimlerinden birini gerçekleştirdim. Daha sonra Mert kurstan çıkımca Mert'in tavsiyesiyle bir yere gittik ve orada şunu anladım hiçbir kavurma annemin yaptığına benzemiyor. (Anneciğim ben gelince artık kavurma yaparsın) Yemekten sonra Mertle birlikte ayrıldık ve Mertlerin evine gittik. Aynı akşam da yine taksime giderek(Mert. Can(Mert'in ev arkadaşı) ve Ben) damsız alınmama olayın test ettik ve onayladık. Daha sonra yine Nevzade'ye giderek nadir içki tüketimlerinden ikncisini gerçekleştirdim.


2. gün;

Bugün ise
lise arkadaşlarım Harun, Emir, Ziya ile buluşacaktım. Nedense yine Taksim'de buluştuk ve Ortaköy'de kumpir yemeye karar verdik. Hem muhabbet edip hem kumpirleri yerken daha sonra ne yapalım diye konuşuyorduk ve o an Ziya atlayarak "Hadi ihale yapalım dedi". Peki diyerek ihale oynamaya gittik Tophane'ye. Aslında sonuç belliydi. Ortaokuldan beri süregelen bir istatistik var. Ziya'nın kurduğu takım kaybeder. Ve yine öyle oldu.40 sayı farkla kazanmıştık.



Bekle İstanbul tekrar geleceğim.

Hiç yorum yok: